Kılıçdaroğlu Hatay’dan Aradı: Erdoğan’la, Sarayıyla, Rant Çeteleriyle Hiçbir Zeminde Görüşmeyeceğim. Halkımın mücadelesini vereceğim. Sonuna kadar…
Depremden zarar gören CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Hatay Halka seslendi. Kılıçdaroğlu, “Halkımızın durumunu yerinde gördüm. Siyasetin ötesine bakıp iktidar safına geçmeyi reddediyorum. Bu çöküş tam da sistemli vurgunculuk siyasetinin sonucudur. Erdoğan’la, sarayıyla ve sarayıyla görüşmeyeceğim” dedi. rant çeteleri her yerde. Halkıma kargaşa yaşatırım. Sonuna kadar” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün Kahramanmaraş, Adana ve Adana’da meydana gelen iki büyük depremin ardından… Hatay nda incelemelerde bulundu. Kılıçdaroğlu, gece yarısı sosyal medya hesabından paylaştığı bir video ile halka seslendi. Hatay Türkiye’nin Arsuz ilçesinden seslenen Kılıçdaroğlu, videoya şunları söyledi; “Halkımızın durumunu yerinde gördüm. Siyasetin ötesine bakıp iktidar safına geçmeyi reddediyorum. Bu çöküş tam da sistemli vurgunculuk siyasetinin sonucudur. Erdoğan’la, sarayıyla, vurguncu çeteleriyle görüşmeyeceğim. Halkımla sonuna kadar savaşırım” diye yazdı.
Kılıçdaroğlu videoda şunları söyledi:
“DEPREMDEN ETKİLENENLERE VERDİĞİM EN ÖNEMLİ MESAJ TÜRKİYE’NİN KALBİNİ SAĞLAYAN BÖLGESİDİR”
“Adana, Hatay Merkez ilçe, İskenderun ve Antakya’dan sonra en son Samandağ ilçesini ziyaret ettik. Şimdi Arsuz’dayız. Belediye başkanları ile görüştük. Depremzedelerle görüştük. Bu noktada benim yapmak istediğim birkaç şey var. halkımızla paylaşın.Ülkemiz çok büyük bir yıkımla karşı karşıya kaldı.Hepimiz biliyor ve izliyoruz.İçimizi burkan görüntüler var.Yüreğimiz sızlıyor.Depremden etkilenenlere verebileceğim en değerli mesaj, Türkiye’nin kalbinin 24.02.2016’da atmasıdır. şok bölgesi.Asla ama asla yalnız değilsiniz.Halkımızın duyguları,fikirleri,duaları onlarla.Halkımız elinden gelenin en iyisini yapıyor.Sizin yanınızdayız ve şehirlerimizi güzelleştirmek için elimizden geleni yapacağız. köyler yeniden ayağa kalktı.En çok etkilenen bölgelerde güzelleştirme aşamasına geçeceğiz.Ben ve Belediye Başkanlarım bunun için buradayız.
“Doğal bir arama kurtarma ekibine sahip olan madencilerimiz için maalesef artık çok geçti”
Gücü buraya çağırmak istiyorum. Bu sefer COVID sırasında ortaya koyduğunuz bürokratik çılgınlıkları kabul etmeyeceğiz. Gerekli yardımları en çok ihtiyaç duyulan yerlere en hızlı şekilde ulaştıracağız. Artık Saray’ın siyasetiyle, PR faaliyetleriyle, yalan haberleriyle ilgilenmiyoruz. Örneğin bakanlar halkla ilişkiler için konvoy halinde seyahat ediyor. Ancak afetin koordinasyonu için gerekli tedbirler alınmadı. Türkiye’nin bu konudaki deneyimi doğru değerlendirilememiştir. Bu afetlerde kamu kurumları, belediyeler ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği değerlidir. Ancak belediyelere karşı siyasi bir tavır var. Birçok sivil toplum kuruluşu da baskı altında yok edildi. Askerlerimiz de doğru dürüst yerleştirilmedi. Dün sahada 3500 asker vardı. Doğal bir arama kurtarma ekibi olan madencilerimizi sevk etmek için maalesef geç kalındı.
“BU SÜRECİN ESAS SORUMLUSU VARSA O DA ERDOĞAN’DIR”
Özetle; Her konuda başarısız oldukları gibi bunda da başarısız oldular. Devleti yönetmeyi bilmiyorlar. Vallahi onlar bilmiyorlar, bilmiyorlar. Size çok açık bir şekilde söyleyeyim. Bu süreçten sorumlu bir asil varsa; O Erdoğan’dır. 20 yıldır ülkeyi bir sarsıntıya hazırlamayan bu hükümettir. Bu yüzden onunla tanışmayı hiç düşünmedim. Ben bu sorunu asla ama asla siyasetin üzerinde görmüyorum. Onun siyaseti bizi bu duruma getirdi.
“BEN BİRİNİN FELAKETİ TEMİZLEME ÇABALARINI DESTEKLEMEYİ HİÇ DÜŞÜNMÜYORUM”
Deprem vergilerini çetelere verdiler. O para nerede? O paralar yok. Hayatları boyunca devlete her yönden vergi ödeyen insanlar, ihtiyaç duyduklarında devleti yanlarında göremediler. Değilse, seçim. Değilse, saray. Ne zaman bu vatanı yıksa ‘Benimle ol’ davetleri yapıyor. Hadi ama, seninle işim yok. olmayacak Halkımızın halini gördükçe öfkem artıyor. Birileri bu ülkenin kaynaklarının nereye harcandığının hesabını vermeli. Bu yüzden felaketi yumuşatmak için birilerinin çabalarına destek olmayı asla düşünmüyorum.
“BU HALKADA EKMEK VE BATTANİYE BULMAK İÇİN TUTUKLANACAKSANIZ TUTUKLANIN”
Belediye başkanlarımıza söyledim. Kaynak sağlamak için ellerinden geleni yapacaklardır. Bürokratik engeller mi çıkarıyorlar? Yap, dinleme. Bu ringde ekmek battaniye bulmaktan tutuklanmanız gerekiyorsa; gözaltına almak. Atışmalar, protokoller, bürokrasi bitti. Çünkü söz bitti, söz. Milyonlarcamız sokaklardayız. Mümkünse geceleri arabasında uyuyor. Binlerce canımız enkaz altında, yaralıyız. Hem üzgün hem de kızgınız. Şimdi tamir etme ve uyum sağlama zamanı. Milletimiz esasen dayanışma içindedir. Benim Erdoğan ve sarayıyla işbirliği yapmam gerekmiyor. Liderlerim gün boyu benimleydi. Onlara güveniyorum. Milletimiz ve biz omuz omuza verip bunun üstesinden geleceğiz. Bu şehirleri ayağa kaldıracağız. Halkımla konuşuyorum.”